Evet içinizde bağıran biri var hatta birileri. Sabah kalkıyorsunuz ve sohbet başlıyor. İşi gücü sensin. Sürekli konuşuyor. İlk yazımda dinlemek konusundan bahsetmiştim. İletişimin dinlemek ile başladığını söylemiştim. Başkalarını dinlemeden önce kendimizi dinlemeliyiz. Heey sen kimsin? Neden buıradasın? Burada olmasaydın nerede olmak isterdin? Neleri seversin? Neleri sevmezsin? Bu soruları kendimize sorup cevaplarını alabilmeliyiz. Sorularınızın cevaplarını başkaları vermesin. Siz cevap verin. Evet gidin boş bir yere sadece sizin olacağınız bir yere oturun  ve bu soruları kendinize sorun. Cevaplar gereklilik , popülerlik , mecburiyet , beğeni alma çabası , toplumda kabul görme çabası içermesin. Sadece ne söylemek istiyorsanız onu söyleyin. Yakın zamanda böyle bir şey yaptınız mı? En son bir yere yetişme çabası içerisinde olmadan tüm gününüzü ne zaman sadece kendinizle geçirdiniz? Kendimizi dinlemiyoruz. Kendimizi ihmal ediyoruz. Maymun iştahlıyız. Gerçekten ne istediğimizin peşine düşmüyoruz. 

Her gün farklı bir şeyler istiyor ve onların peşinde koşarken yoruluyoruz. Tam olarak elde edememenin vermiş olduğu tatminsizlik bizi mutsuz ediyor. Etrafınıza bir bakın yorgun , bıkkın , iletişime kapalı insanlar göreceksiniz. Eğer bu durumda olduğunuzu düşünüyorsanız çok geçmeden bir önlem almanız gerekiyor. İletişim problemleri , iletişimden uzaklaşarak çözülmez. Tam tersine olayın üzerine gitmelisiniz. Kendinizden uzaklaşma çabası , kendinizi tanıma çabasından daha yorucudur. Yapmayın. Çocukken ne yapmaktan keyif alırdınız? Gidin onu yapın. Pamuk şeker alın bitane. Kağıt helva alın. Çizgi film izleyin. O çizgi filmi izleyenlerle eski bölümleri hakkında konuşun. Pikniğe gidin. Bir sepet , bir sandviç , bir termos. Hepsi bu. Küçükken doğaya yakındınız. Yine yaklaşın. Kirlenmekten korkmayın. Günaydın deyin. Fırından sıcak ekmek alın. Bitanede komşunuza alın. Göreceksiniz iki gün sonra oda size alacak. Daha önce günaydın demeyen komşu size hal hatır soracak. Esnafa kolay gelsin deyin. Bir sonraki gidişinizde yüzünüze gülecek. İş yerinde herkese günaydın deyin. İki gün herkes ne oldu buna diyecek sonra onlarda diyecek. Pozitif enerji bulaşıcıdır , negatifte öyle. Siz hangisini yaymak isterseniz onu yayarsınız. Hiç okumadığınız bir kitabı alın. Hepsini okumak zorunda hissetmeyin , isteğiniz kadar okuyun. Sonra tekrar mis gibi bir kahve yapıp , kendinize sorular sorun. Kendisi ile iletişimi zayıf olan kimseler , diğer kişiler ile iletişim kurmak istemez. Unutmayın yalnızlaşmak çözüm değil , sorunun ta kendisidir. İçinizde bağıran kşinin sesinin kısılmasına izin vermeden , ona kulak verin.

Hayallerinizin , hayatlarınız olması dileğiyle.